Yemek Zevki
AYIN ŞİKÂYETLERİ
Sosyal medya günümüzde, yazılı basından ve televizyondan daha güçlü bir mecra. Tabii, doğru kullanıldığında…
Televizyon yapımlarının, anahtar kelime olarak yazılıyla yarışma şansı yok. Yazılı mecranın yani gazete ve dergilerin de sosyal medyayla yarışma şansları yok (çok güçlü bir web siteleri varsa o ayrı)…
Her gün onlarca şikâyet maili alıyorum… Şikâyet mailleri yeme içme sektörü olduğu gibi kuaföründen spa’sına, otelinden mobilyacısına değişiklik gösteriyor. Ama gelin görün ki, Yemek Zevki Dergisi’nde gıda harici yazmak etik değil. Bu nedenle “Neden bu konuyu dile getirmiyorsun Kalustcuğum?” maillerinizle ilgili bu sayfalarda yapılacak çok bir şey yok maalesef…
Anlayışınıza sığınıyorum…
AYIN “BURGER”CİSİ
Burger King dünya çapında bir marka… Mc Donald’s’ın da en önemli rakiplerinden ama ne hikmetse Türkiye’de hak ettiği kalite standartlarına bir türlü sahip olamadı.
Ataşehir’in Atatürk Bulvarı’nda, hem Burger King var hem de Mc Donald’s…
İki restorana da uğradım. İstedikten sonra her mekânda eleştirecek noktalar bulursunuz ama Burger King’inki maalesef eleştirinin biraz ötesinde…
Sosyal medya üzerinden şikâyetimi dile getireyim dedim olmadı… Merkezi arayayım dedim, birine ulaşmak ne mümkün…
Yazıktır yıllarca kazanılmış marka değerine… Yazıktır yapılan yatırımlara…
Lütfen şubelerinizi biraz denetleyin sevgili Burger King yetkilileri…
AYIN HESABI 
Trump AVM’nin girişinde bulunan Big Chefs’e haftada 3-4 gün uğruyorum.
Personel “nispeten” nazik… Menü sorunsuz… Hafta size favori salatamı olan “balzamikli et salatası”nı öneririm… Hem doyurucu hem tadı mükemmel… İçinde roka, Akdeniz yeşillik, kavrulmuş dana eti, soğan, biber, sarımsak, isot, balzamik sirke, kajun fıstık ve domates var… Fiyatı 32.-TL
Tiyatro gurubumdan arkadaşlarımdan biri yine Big Chefs’e uğradığımız bir gün, çıkışta “hesaba gözüm takıldı, hesapta menemen yazıyordu, biz menemen yemedik ki” demez mi…
Binmişiz otomobile, akşam trafiğinde çıkmışız yola, geri dönmek 1 saat…
Neyse, unuttuk gitti… Son uğramamda aklıma geldi “menemen” ve hesabı ödemeden önce kontrol etmek istedim… Bir baktım hesapta Cola Zero yazıyor!
İtiraz ettim hemen “içmediğim Cola’ya”… Yanlışlık olmuş!
Tam ödeyeceğim hesabı, bu sefer bir baktım “ekstra kajun fıstık, 2.-TL” yazıyor!
Bu ne? Efendim sipariş verirken “kajun fıstığı fazla olsun” demişim… Ben dedim ki “soğanı az, kajun fıstığı fazla olsun”…
Madem 4 adet ekstra kajun fıstığa 2.-TL yazdınız, çıkarttığınız soğandan da 1.-TL düşün…
32.-TL’ye salata satılmasına diyecek bir şeyim yok ama müşteriyi yoruyor böyle şeyler…
AYIN İTALYAN’I
Kanyon AVM’deki Harvey Nichols’un girişindeki GINA İtalyan Restoranı, İstanbul’un en iyi İtalyan’larındandır…
Bonfile seviyorsanız ve yolunuz Kanyon AVM’ye düşerse; mutlaka roka ve tıraşlanmış parmesanla süslenen ızgara bonfile dilimlerini, “Bistecca ai ferri”yi deneyin…
Fiyatı 76.-TL ama kapısına “sıteyk haus” yazan ve iki bedavacı gurmeye haber yaptırıp iki dilim ete 40.-TL istenen İstanbul’da, GINA’da bu fiyat normal!
“Üstüne tatlı tavsiye ediyor musun Kalustcan?” diye sorarsanız bir ekleme yapayım…
“Fantasia di cioccolato”, siyah çikolata tabağı… Tabakta mini sufle, acı çikolata, çikolatalı mousse köpük, karamel dolgulu çikolata ve çikolatalı dondurma var… Porsiyon biraz küçük ama tabak mükemmel… Fiyatı 24.-TL
AYIN “EV İŞİ”
Instagram’da @eddafirin kullanıcı adlı bir takipçim varmış… Ne zaman öğrendim bunu? Kargoyla hediye kurabiyelerim gelince…
“Edda Fırın” dediğime bakmayın, ev ortamında yapılıyor tatlılar ve kurabiyeler… Instagram’ımda tadını çok beğendiğim ve adımın harflerinden oluşan kurabiyeleri paylaştığımda gördüm ki “Edda Fırın” Bursa’da zaten çok ünlüymüş.
“Edda Fırın” taaaa Bursa’dan İstanbul’a servis yaptığı halde, amatör ama mükemmel detaylarla düşünülmüş paketlemesi sayesinde ürünlerini sorunsuzca ulaştırmış bana. Kurabiyeler ne bir kurabiye kadar kuru, ne bir kek kadar ıslak, ne bir kurabiye kadar sert, ne bir kek kadar yumuşak…
İstanbul’daki çoğu pastanenin tutturamadığı bir kıvam tutturmuş “Edda Fırın”… Instagram hesabında tüm detaylarına ulaşıp sipariş verebilirsiniz.
AYIN FASULYESİ
Tophane’deki “fasuli”yi bilmeyen pek yoktur… İstanbul’un en iyi kuru fasulyesini yapar… Pilavı, turşusu mükemmeldir…
Geçenlerde bir mail aldım… Personelden şikâyet etmiş bir hanımefendi ama iletişim bilgisi yok…
Daha önce o firmada çalışan bir personel olabilir, içeride sigara içilmemesine kızan bir müşteri de… Bu nedenle gözümle görmeden yazmam şikâyeti…
Sirkeci taraflarına yolum düştüğü bir günün akşamında uğradım “fasuli”ye…
Sayfalarca yazabilirim size personelin mutsuzluğunu ve kabalığını ama başınızı şişirmeden şu cümleyle özetleyeyim yılların mekânını…
“İstanbul’un en iyi kuru fasulyesi, o mükemmel tada yakışmayacak bir personelle servis ediliyor…”
Bu arada yolunuz düşerse “fasuli”ye, çok üzerine gitmeyin personelin… Müşteri her zaman haklıdır diye düşünmeyin…
AYIN “ARABALI”SI 
Starbucks arabaya servise (Drive-Thru) başlamış ve ilk arabaya servis mağazasını Gebze Şekerpınar’da açmış…
Henüz uğramaya fırsatım olmadı, basın bülteninden gördüm ben de ve bülteni yollayan basın ve halkla ilişkiler firmasını arayıp bilgi aldım…
İlginç detaylar var arabaya servis konseptinde…
Mesela kahveyi 3 şekerli mi istediniz? Size kahvenizi 3 şekerle birlikte vermiyorlar; ya arabada üstünüze dökülürse? Şekeri sizin yerinize karıştırıyor Starbucks…
Tabii diğer ürünlerin paketleme şekilleri de standart Starbucks’lardan farklı olarak “arabada tüketim”e uygun hazırlanmış…
İlk fırsatta uğrayacağım…
AYIN SUYU
Fiji Su, Güney Pasifik Okyanusu’nda bulunan Fijian Adaları’ndan çıkan suların şişelenmiş hali… Fuji Su için ithalatçı firma ilk etapta Çırağan Palace Kempinski Oteli, Movenpick ve W Hotel’le anlaşmış…
Fiji Su’yu ilk içtiğinizde ağzınızda farklı bir tat bırakıyor, alışık olmadığınız bir tat…
Faydalı mı? Faydalı…
İlla da bu suyu içeceksiniz diye bir şey yok tabii ama denemekten kim ne kaybeder? “Fiji Adaları’nın suyundan da içmedim” demeyin…
AYIN TATLISI 
Çırağan Palace Kempinski’de bulunan Gazebo Lounge’un Tülin Şahin’in adını taşıyan Tuliss pastasıyla ilgili basında birçok habere rastlamış ama bir türlü pastayı denemeye vakit bulamamıştım. Tuliss tatlı serisinin 4’üncüsü çıkmak üzereyken, geçenlerde 3’üncüsüne yetiştim…
Tuliss; renk olarak “çevreci”, kalori olarak da Tülin Şahin gibi “göbişsiz” olmayı sevenleri hedefliyor… Tatlıda un-şeker yok ve porsiyonu sadece 142 kalori! “Unsuz ve şekersiz” dediysem “içinde hiçbir şey yok demedim”… Kayısı kurusu, kuru incir, fındık, fıstık ve beyaz çikolatanın harmanlanmasıyla mükemmel bir tat yakalamış Çırağan’ın efsane şefleri…
Derseniz ki ben arkadaşlarımla evde Tuliss partisi vermek istiyorum… O zaman önceden sipariş edip, Gazebo’dan büyük boy Tuliss pasta alabiliyorsunuz…
Ağzınızın ve kalbinizin hep tatlı olması dileğimle… Sevgimle kalın…
